Yaptırımlar ve tahkime elverişlilik

Rusya Federasyonu’nun Ukrayna’yı işgalinin ardından bazı Rus kuruluşlarına ve bireylerine karşı kabul edilen yaptırımlar, yaptırım uygulanan kuruluşlar ile üçüncü taraflar arasındaki uyuşmazlıkların tahkime elverişliliği konusunu gündeme getirebilir.

Bu konu uluslararası tahkim uygulayıcıları için yeni bir konu değildir, zira geçmişte uluslararası topluluk tarafından örneğin Irak veya İran’a karşı yaptırımlar uygulanıldığında bu konu ele alınmıştır. Mevcut yaptırımlar bir şekilde farklıdır (örneğin, Birleşmiş Milletler tarafından kabul edilmemiştir) ve Kırım’ın ilhakının ardından aynı Rusya Federasyonu’na karşı kabul edilenlere daha çok benzemektedir.

Gerek yeni yaptırımların kapsamı gerekse yaptırım uygulanan bazı kuruluşların uluslararası ticaretteki önemi nedeniyle bu konuya daha fazla dikkat edilmesi gerekmektedir.

“Yaptırımlar ve tahkime elverişlilik”devamını oku

İtalya ve Türkiye Arasında Yatırımların Karşılıklı Teşviki ve Korunmasına İlişkin Anlaşma

İkili yatırım anlaşmaları (“YKTK Anlaşmaları” yahut “BIT”), bir akit Devletin (ev sahibi Devlet) bireyleri ve tüzel kişilikleri tarafından diğer Akit Devlette (ev sahibi Devlet) yapılacak özel yatırımlar için şartlar, koşullar ve korumalar sağlayan uluslararası anlaşmalardır.

Yirminci yüzyılın başında BIT’lerin yaygınlaşması, küreselleşmenin önemli bir unsurunu temsil ettikleri için uluslararası yatırım ortamını dönüştürmüştür.

Bilindiği kadarıyla yaklaşık 3.000 BIT imzalanmış olup 2.000’den fazlası yürürlüktedir.

İtalya 102 BIT’e (ve AB anlaşmaları da dahil olmak üzere yatırım hükümleri içeren 77 adet anlaşmaya) taraftır.  Türkiye 132 BIT’e (ve yatırım hükümleri içeren 22 adet anlaşmaya) taraftır.

22 Mart 1995 tarihinde İtalya ve Türkiye arasında imzalanan BIT, 2 Mart 2004 tarihinde yürürlüğe girmiştir.  İngilizce metnine buradan ulaşabilirsiniz. Türkçe metne ise buradan ulaşmak mümkündür.

“İtalya ve Türkiye Arasında Yatırımların Karşılıklı Teşviki ve Korunmasına İlişkin Anlaşma”devamını oku

Yabancı Hakem Kararlarının Türkiye’deki Tenfizi bakımından Bir Dava İncelemesi: Delil sunma v. Gizlilik

Türkiye, geçtiğimiz on yıl içerisinde tahkim dostu bir yargı çevresi olma konusunda önemli adımlar atmıştır. Yine de karşılaştırmalı olarak değerlendirecek olursak, görüyoruz ki Türkiye’de derdest yabancı hakem kararlarının tenfizi davaları diğer tahkim dostu ülkelerden daha detaylı şekilde görülmektedir.

“Yabancı Hakem Kararlarının Türkiye’deki Tenfizi bakımından Bir Dava İncelemesi: Delil sunma v. Gizlilik”devamını oku

Gıyabi tahkim yargılaması

Gıyabi tahkim yargılaması veya daha doğru bir ifadeyle, Devlet Mahkemelerinde gıyabi yargılamaya yol açan duruma karşılık gelen bir durumun ortaya çıktığı tahkim yargılaması, uygulamada ilgi çeken bir konudur.

İtalyan akademisyenler bu konuyu ele alarak üç tez geliştirmişlerdir.  İlk tez, yukarıdaki durumun tahkim yargılamasında meydana gelebileceğini savunmaktadır.  İkinci tez, tam tersine, bu durumun ortaya çıkamayacağı yönündedir.  Daha ikna edici olan üçüncü tez ise, tahkim yargılaması ile uyumlu olan Devlet Mahkemeleri nezdindeki gıyabi yargılamayailişkin hukuk kurallarının belirlenmesi gerektiğidir.

Öte yandan, İtalyan içtihadı, gıyabi yargılama kurallarının tahkim yargılamasında uygulanmayacağı yönündeki doktrini tekrarlama eğilimindedir.

Bu çerçevede, her ikisi de İtalyan yerel hakem kararlarının iptali için açılan davalarda verilen iki yeni karar, kararların ‘gıyabi’ tahkim yargılamasında verilmiş olması nedeniyle ilgi çekicidir.

“Gıyabi tahkim yargılaması”devamını oku

Paralel yargılama

Milano Temyiz Mahkemesi tarafından yakın zamanda verilen bir karar (No. 1946, 23 Haziran 2021, İtalyanca metne buradan ulaşabilirsiniz) büyük ilgi ve pratik önem taşıyan bir konuyu ele almaktadır. Bu konu, tahkim yargılamaları ile bir hukuk mahkemesindeki paralel yargılamalar (söz konusu davada ceza yargılamaları) arasındaki ilişkiyle ilgilidir.

“Paralel yargılama”devamını oku

Çok basamaklı (multi-tiered) tahkim şartları

Çok basamaklı bir tahkim maddesi, en basit haliyle, nihai uyuşmazlık çözüm yöntemine başvurmadan önce taraflarca kabul edilen ve “çok basamaklı” olan bir yöntemdir.

Uygulamada, nihai olarak tahkime başvurmadan önceki bu çok aşamalı çözüm yöntemleri, başlangıçta müzakere, arabuluculuk veya bilirkişi tespiti gibi çeşitli alternatif uyuşmazlık çözüm yöntemlerine başvurmak olarak gözlemlenebilir. Bu durumda, taraflar tahkime başvurmadan önce bir uyuşmazlığı dostane bir şekilde çözüme kavuşturmak amacıyla tahkime başlamadan önce belirli adımları atmalıdır.

“Çok basamaklı (multi-tiered) tahkim şartları”devamını oku

Çok taraflı tahkim

Hem tarihsel açıdan hem de fiili uygulamalarının bir kısmında, tahkim iki taraflı bir uyuşmazlık çözüm mekanizmasıdır: başka bir deyişle, bir davacı ve bir davalı olmak üzere iki taraf arasındaki uyuşmazlıklarla ilgilidir.

Yukarıdaki ikili yapı dikkate alındığında, İtalyan Medeni Usul Kanunu’nun 810. Maddesinde yer alan hakem heyetinin atanmasına ilişkin varsayılan kuralın, her bir tarafın bir hakem atamasını ve başkanın taraflarca atanan hakemler tarafından müştereken atanmasını öngörmesi tesadüf değildir.

Bununla birlikte, tahkim yoluna (özellikle uluslararası tahkime) sunulan uyuşmazlıklar, ilgili ilişkinin ikiden fazla tarafı olması veya tahkim anlaşmasının imzalanmasından sonra tarafların sayıca artması nedeniyle daha karmaşık bir yapıya sahip olabilir: örneğin, iki veya daha fazla halefin veya mirasçının tek bir tarafın yerine geçmesi durumunda veraset veya miras durumunda.

“Çok taraflı tahkim”devamını oku

Kamu düzeni

İtalyan Yüksek Mahkemesi tarafından yakın zamanda verilen bir karar (28 Ocak 2021 tarihli ve 1788 sayılı karar, İtalyanca metne buradan ulaşabilirsiniz) kamu düzeni konusunu ve bunun tahkim meselelerindeki önemini ele almaktadır.

“Kamu düzeni”devamını oku

805 sayılı İktisadi Müesseselerde Mecburi Türkçe Kullanılması Hakkında Kanun

805 sayılı İktisadi Müesseselerde Mecburi Türkçe Kullanılması Hakkında Kanun (“805 sayılı Kanun”) 1926 yılında yürürlüğe girmiş ve usul açısından en çok tartışılan düzenlemelerden biri olmuştur.

Kanun, Türk tabiiyetindeki her nevi şirket ve müesseselerin,Türkiye dahilindeki her nevi işlem, sözleşme, yazışma, hesap ve defterlerini Türkçe dilinde tutmasını zorunlu kılmıştır. Anlaşılacağı üzere kanunun uygulanması, Türkiye dışında ifa edilecek sözleşmeleri kapsamamaktadır.

“805 sayılı İktisadi Müesseselerde Mecburi Türkçe Kullanılması Hakkında Kanun”devamını oku

Uluslararası kurumsal tahkim

İtalyan hukuku kapsamında uluslararası korporatif tahkim, İtalyan akademisyenler tarafından neredeyse ihmal edilen çok ilginç bir konudur. Ayrıca, bugüne kadar rapor edilmiş hiçbir karar bulunmamaktadır.

Öncelikle, terminolojinin açıklığa kavuşturulması gerekmektedir: bu bağlamda, “uluslararası korporatifl tahkim”, korporatif konularda tahkime ilişkin belirli kuralları ortaya koyan 17 Ocak 2003 tarihli ve 5 sayılı İtalyan Kanun Hükmünde Kararnamesi’nin 34. Maddesi kapsamına giren bir uyuşmazlığa ilişkin yurt dışında yerleşik bir tahkim anlamına gelmektedir.

Uygulamada, olası uluslararası ticari tahkim vakaları nadir değildir. Örneğin, bir İtalyan anonim şirketi yabancı bir kuruluşun yatırım aracını temsil edebilir. Ve bu yabancı kuruluş (İtalyan bir ortak yatırımcıya veya şirketin yöneticilerine karşı) kurumsal anlaşmazlıkların yurt dışında yerleşik bir tahkime havale edilmesini isteyebilir.

Birkaç akademisyen, Cenova Temyiz Mahkemesi tarafından yakın zamanda verilen bir kararda da ele alınan ilgili konuyu ele almıştır (9 Temmuz 2020 tarihli 649 sayılı karar, İtalyanca metin burada mevcuttur).

“Uluslararası kurumsal tahkim”devamını oku