Paralel yollarda

Şirket ana sözleşmesindeki tahkim maddesi, hissedarlar ve şirketler arasındaki uyuşmazlıkların tahkime sevk edilmesine olanak tanır. Ancak, kanun bu seçeneğe kesin sınırlar getirmiştir. Bu sınırlardan biri, uyuşmazlıkların elden çıkarılamaz haklarla ilgili olmamasıdır.

Belirli bir tür uyuşmazlık, yani yıllık mali tabloların onaylanmasına ilişkin kararların itirazına ilişkin uyuşmazlıklar konusunda, içtihat hukuku uzun süredir iki yönlü bir yaklaşım benimsemiştir: usulüne aykırı olarak toplanan hissedarlar toplantısı veya hatalı tutanaklar gibi usulüne ilişkin uyuşmazlıklar tahkime tabi olarak kabul edilir. Buna karşılık, maddi uyuşmazlıklar (yani muhasebe verilerinin yanlışlığı veya doğruluk ve gerçeğe uygunluk ilkelerinin ihlali ile ilgili olanlar) elden çıkarılamaz haklarla ilgili olduğu kabul edilir ve bu nedenle tahkime tabi değildir.

Bu ayrım, teoride açık olmakla birlikte, pratikte sorunlu olmuştur.

Örneğin, aynı temyiz başvurusunda her iki tür itiraz da yer alıyorsa ne olur?

“Paralel yollarda”devamını oku

Yaptırımlar ve tahkime elverişlilik

Rusya Federasyonu’nun Ukrayna’yı işgalinin ardından bazı Rus kuruluşlarına ve bireylerine karşı kabul edilen yaptırımlar, yaptırım uygulanan kuruluşlar ile üçüncü taraflar arasındaki uyuşmazlıkların tahkime elverişliliği konusunu gündeme getirebilir.

Bu konu uluslararası tahkim uygulayıcıları için yeni bir konu değildir, zira geçmişte uluslararası topluluk tarafından örneğin Irak veya İran’a karşı yaptırımlar uygulanıldığında bu konu ele alınmıştır. Mevcut yaptırımlar bir şekilde farklıdır (örneğin, Birleşmiş Milletler tarafından kabul edilmemiştir) ve Kırım’ın ilhakının ardından aynı Rusya Federasyonu’na karşı kabul edilenlere daha çok benzemektedir.

Gerek yeni yaptırımların kapsamı gerekse yaptırım uygulanan bazı kuruluşların uluslararası ticaretteki önemi nedeniyle bu konuya daha fazla dikkat edilmesi gerekmektedir.

“Yaptırımlar ve tahkime elverişlilik”devamını oku